12 Ağustos 2021, 1:36: tarihinde eklendi

GÖZLER KRİTİK ÜÇ İSİMDE

GÖZLER KRİTİK ÜÇ İSİMDE

Devlet kurumlarına güven ve itibar her geçen gün azalıyor. Çelişkili veriler yayınlanıyor. Verilerle oynanıyor. Kötü gidişatı iyi göstermek için aldatma ve yanıltma oyunu sergileniyor. Ekonomik paradigmalar algı operasyonlarıyla yönlendiriliyor. İşsizlik ve istihdam oranları arasında ciddi paradokslar görülüyor. Vatandaşa hangi veriyi olumlu imiş gösterseler de ; devekuşunun arkası dışarıda.

Kemer sıkma ne ki ?

Vatandaşın boğazı sıkılıyor.

 Maliyetler, fiyatlar ve enflasyon üçgeninde dramatik oranlar var. Pazarın ve sokağın dili hükümeti bitirecek gibi duruyor. Habire zam, pardon : fiyat güncellemesi ...

Hayat pahalılığı halkı perişan ediyor. Gariban aileler çilekeş vaziyette. Tabanda sular durulacak gibi görünmüyor. Halk öfkeli.

Aileler yıkılıyor. Yuvalar yok oluyor.

Yokluk : aileleri vuruyor.

Yandaşlar güçleniyor. Onlar el ense .Ezilen gariban halk. İşsizlik artar iken , kendi eşlerini, kızlarını, yakınlarını idari atama ile işe alıyorlar. Liseyi zor bitirenler, başkan vekili  ,  şu yada bu oluyor.3-5 asgari ücret huzur hakkı verilenlerde var.

Bunlar bir garibana 1 lira vermeyen ezik tipler.

Nerede Müslümanlık?

Zengin çocukları işe alınıyor. Çoğu liyakatten uzak.

Kendilerine her yol mubah.

Asıl ihtiyaçlılara gelince ; namuslu kesiliyorlar.

 Tencerenin kapağı açık, tencere boş kaynamıyor. Mutfakta yangın varken, seçmen boş laflara itibar etmez.  Tencere kaynamıyorsa, hükümetin fişi çekilir.

Tencere kaynarken, maymunu oynar iken birde ev , araba ve arsa peşinde koşanlar var. İmtiyazlı ,taraflı , ayrımcı ve haksız kazanç sağlayan tipler. Senelerce haksız ihale alanlar ve heybesini dolduranlar. Bal tutup, parmağını yalayan lobiler. İktidarın musluğundan testisini dolduranlar. İktidarın nimetlerinden faydalanan çeteler. Devletin olanaklarını ve imkanlarını adaletsiz , haksız ve imtiyazlı bir şekilde ‘dava adı altında’ iş yürüten kitleler.

Kul ,yetim ,ve komşu hakkına gölge düşüren , yolsuzluğu normalleştiren, hırsızlığa göz yuman cübbeliler.  

Erdoğan hükümeti ve avanesinde büyük değişim…!

Kuruluş ilkelerinden vazgeçen, kapitalist sistemin destekçisi, ucube sistemin baş rol aktörü konumunda... Ne sağcı , ne solcu nede dindarlığın bir emaresi bile yok.

ABBAS YOLCU…

Bu halkı domates, hıyar kuyruğuna dizen, iş kur önüne yığan, soğan ve patates çuvalı dağıtan, kafasına kahve ve çay fırlatılan, çiftçiyi yolara düşüren, yollara dostlarına paylaştıran, şeker fabrikalarını yoldaşlarına veren, vatandaşlığı satan, arsaları peşkeş çeken, her afette İBAN veren, PKK liderinin mektubunu okutan, megri megri türkü söyleyen, Gülenle dost olan, alçak mektupları saklayan , Cumhuriyetin değerlerine savaş açan, demokrasiyi öldüren, adaleti bitiren, Türklüğü küçük düşüren, Arap dostu, ABD müttefiki , doğayı ve çevreyi katleden ve ülkeyi yol geçen hanına çeviren bir zihniyet. 20 yılda yapılan yanlışlar, 20 yılda düzeltilemez. Bu radikal değişimin sırrı paraya, saltana tapmak ve  batılı dost edinmek.

ÇARE ÜÇ İSİMDE…

Halk çareyi üç isimde arıyor. Siyasal hükümetin türettiği ‘ beka meselesi’ cumhur ittifakını işaret ediyor. Mafya lideri diye adlandırılan şahsın açıklamaları çete, mafya ve siyaset ilişkilerini aktarıyor. Ülke bir bataklığın ve uçurumun adeta içerisinde ..Çarşaf çarşaf iddialar ve açıklamalar. Fakat hiçbir adli soruşturma yok. Ama birey bir tavuk çalsa veya göçmenlere bir söz söylese derhal soruşturma açılıyor. 128 milyar doların akıbeti ve kimlere verildiği hala netleşmedi.

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın popüler ve başarılı bir konumda olmaları ,siyasal iktidarın hedefindeki önemli üç isimdir. Cumhurbaşkanlığı için muhtemel aday olmaları halinde ,Cumhur ittifakını zora sokacak. Tüm siyasi dengeler değişebilir.

Bu geçeği gören cumhur taraftarları her fırsatta algı operasyonlarına ve provokasyonlara baş vuruyor, vuracaktır.  Bu tarz eylemler ve saldırılar sürecektir. Her türlü saldırıya, anti demokratik eylemlere, provokatif hareketlere başvuranları kınıyorum. Kin, nefret ve şiddet kabul edilemez.  

BİR CEVAP YAZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Doldurulması zorunlu alanlar işaretlendi *